ERZURUM’U İKAMETGAH SEÇME ONURU

Sorunların bir kesim tarafından mazerete üretilerek kapatılmaya, bir diğer kesim tarafından da siyasi kazanç elde etmek için malzeme olarak kullanılmaya çalışıldığına dikkat çeken Kocabeyoğlu, “Biz bu toprakların çocukları, bu kutlu coğrafyanın evlatları olarak, bedenimizin, yüreğimizin, dimağımızın ve ruhumuzun ikametgahı olarak Erzurum’u seçme onurunu yaşamaya devam edeceğiz. Bu şehrin içini boşaltanların, bu günkü konuma nasıl gelindiği sualine verecekleri karşılığı merak ediyoruz” dedi.

YÜREĞİNİ ERZURUM’A KİRALAYANLAR MESULDÜR

Erzurum’u ikinci adres olarak görenlerin Erzurum’un geleceğine ait hiçbir tasaları bulunmadığı, Erzurumluluğun gurbetini seçmiş olanların ise mazeretler üretmekten, Erzurum’un taşrasına niçin düştüklerini kendilerine izah edemediğini vurgulayan Kocabeyoğlu, “ Bu sonuçlarla Erzurum sözün bittiği, Erzurumluk üzerine taşra ahkamı kesenlerin nefesinin tükendiği noktadadır. Erzurum, “yüreğini Erzurum”a kiralayanlarla” değil,”varlığını Erzurum’a adayanlarla” bu nüfus sorununu çözecek, nüfuzunu koruyacaktır” yorumunu yaptı.

DADAŞLIK, KARMSARLIĞI REDDEDER

Dadaşlık haysiyet ve onurunun, Erzurumluk duruş ve gururunun karamsarlığı reddettiğini bildiren Kocabeyoğlu, “bu durumdan vazife çıkarmak, varlığına ait bütün ikametgahı Erzurum olanlara düşer. Mesele, Erzurum’a ve Erzurumluğa garip kalanların, ikametgah değil, nüfus cüzdanı Erzurumluluğu yapanların, nefsi hesapları için Erzurum’a ve Erzurumluğa sığınanların iyi tanınması ve anlaşılmasıdır. Yani ev sahiplerinin hakkının verilmesidir. Bunu anlayan her Erzurumlu, üzerine düşen Erzurum’u kalkındırmak ve marka şehir yapmak görevini layıkıyla yerine getirecektir” diye konuştu.

HERKESE YERİNİ TANITIYORUZ

“Biz kimseye sitem etmiyor, herkese yerini tanıtıyoruz, bu bir Erzurumluluk gayretidir” diye konuşan Kocabeyoğlu, “ Erzurum gibi mübarek bir vatan parçasında, onun sorunlarıyla dahi olsa yaşamayı şeref biliriz. Bu şeref, ecdadımızdan bize kalan aziz bir miras olarak, Erzurum’da ikamet etmeyi sürdürenlere de tevarüs edecektir. Türkiye’nin her karış toprağı mübarektir elbette, ama bize Erzurum’da kalmak görevi düşmüştür. Bu görevden kaçmak, Erzurum ruhunu incitmek demektir.” ifadeleriyle durum tanımlaması yaptı.

ERZURUMLUKTAN BAŞKA ÖVÜNCÜMÜZ YOKTUR

“Bizim Erzurumluluktan başka övüncümüz ve Erzurum’un geri kalmışlığından başka tasamız olmamıştır”, diyen Kocabeyoğlu, şunları kaydetti: ” Biz derken nefsimizi değil, soğuk pahasına, yoksulluk pahasına, işsizlik pahasına Erzurumlukta ısrar ve karar kılan Tekmanlı, Çatlı, İspirli, Aşkaleli, Narmanlı, Oltulu, Karayazılı, Hınıslı, hasılı bu toprağın sesi olmayı sürdürenleri kast ediyoruz. Göçe kılıf uyduranları değil, çare üretenleri seslendiriyoruz. “Aç gezse de Erzurum’da kalıp dik gezenler”den söz ediyoruz. Muradımız budur” dedi.

ECDADIN RUHUNU İNCİTMEYE KİMİN HAKKI VAR? Erzurum’un geri kalmışlıktan neşet eden işsizlik ve bunun sonucu olarak ortaya çıkan göç sorunlarıyla nüfusunun azalmasının ecdat ruhunu da incittiğini savunan Kocabeyoğlu, “Geleceğimize, nasıl bir Erzurum bıraktığımızın hesabını vermek , geçmişimize de onların yadigarlarını niçin muhafaza edemediğimizi anlatmak durumundayız. Erzurum’un kalkınma enerjisini, bu topraklarda kalarak hayata geçirmemiz mümkün görünüyor. Biz ikametgahımızı Erzurum’da sürdürmeye ahd ettik..” İfadelerini kullandı.

MİLLETVEKİLLERİNE ÇAĞRI

Erzurum dışında yaşayan tüm Erzurumlulara çağrı yapan Kocabeyoğlu: ”Öncelikle sayın milletvekillerinin evlerini Erzurum’a taşımalarını öneriyoruz. Sonra bu şehirden milletvekili, belediye Başkanı seçilip, terki diyar edenlere geri gelme çağrısı yapıyoruz. İl dışında yaşayıp emekli olan tüm Erzurumlulara, Erzurumluklarını hatırlatıp, geri dönmelerini talep ediyoruz. Öncelik milletvekillerine aittir. Kendileri yasama görevlerini Ankara’da sürdürebilirler, ama ailelerinin Erzurum’a dönmesi, ciddi bir başlangıç olacaktır. Biz “haydi var mısınız?” diye soruyor, Erzurumluluk samimiyetlerini göstermelerini bekliyoruz” dedi.

ERZURUMLUK RUHU DİMDİK AYAKTADIR

2008 ADNKS sonuçlarının halkta oluşturduğu hayal kırıklığı ortamının, aslında “Erzurumluluk ruhunun yeniden dirilişine vesile” olduğuna işaret eden Kocabeyoğlu, “Bu acı sonuç, Erzurumluluğu Erzurum’da yaşamayı sürdürenlerde ciddi bir bilinç uyanışına vesile olmuştur. Bu bilinç, Seçimden seçime gelip Erzurum’dan ikamet alarak ortaya çıkanlara dur diyecek, Erzurumlukta karar kılanları da baş tacı edecektir.“ dedi.